Mühendis kafasına sahip olmak, iyi bir mühendis olmak

Bir zamanlar çalıştığım işyerinde bir makine vardı.
Makine eskiden çalıştırılıyormuş ama bir türlü verim alınamamış.
Eski ustalar ayar tutturulamadığını üretim kalitesinin ve ürünlerin bir bakıma tesadüfi olduğunu söylüyorlardı.
Ben de bu işe girdiğimden beri 1 yıl geçmiş olmasına rağmen makinenin çalıştırıldığını görmedim. Yurt dışından alınmış olan bu mekanik ayarlı makine temizlenmiş bir halde bir köşede öylece duruyordu.

Bir gün başka bir nedenle makinenin yanında bir şeylerle meşgul iken patron yanıma geldi.
Ve makineyi göstererek bu da atıl halde kaldı. Bir türlü verim alamadık deyince yine o esnada yanımızdan geçen makine mühendisi arkadaşlardan birinin kolundan tutarak,
“Bu işi Ahmet Bey’e verelim. O çalıştırır ve sonuç da alır.” dedim.
Patron da gülerek; “olur, iyi olur” dedi.

Makine mühendisi arkadaş biraz bozuldu ama bir şey söylemedi.

Bir kaç gün sonra yanıma geldi.
Müdürüm o makineyi bana kilitledin. Onu şimdiye kadar kimse doğru düzgün çalıştıramamış.
Şimdi patrona karşı zor durumda kalacağım dediğinde;

Bak dedim. Makineyi inceledin.
Sonuçta o bir makine, sen de makine mühendisisin.
Evet bu makineyi daha önceden kimse verimli çalıştıramamış ancak makineyi kullananlar hep işçi, operatör veya usta tarzı adamlar.
Onlar sezgisel yaklaşırlar konuya, sen ise mühendis gibi yaklaşacaksın.
Makineler parametrik cihazlardır.
Bir mühendis gibi yaklaştığın için alınabilecek en iyi sonucu sen alacaksın dedim.
Ve ekledim.
Kimse senden başlar başlamaz makineden en iyi sonucu almanı beklemiyor.
Makine üzerinde bir çok mekanik ayar var ve sen deneme yanılma ile çalıştıracaksın.
Deneme yanılma yaparken de her parametreyi bir kağıda not edip sonuçlarını sınıflandıracaksın.
Sonuç olarak sen makine mühendisisin operatör değilsin ama bu makineyi operatörün sana ihtiyaç kalmayacak şekilde kullanacağı hale getirmen lazım dedim.

Yine bir şeyler mırıldandı gitti.
Arkadaş genç bir arkadaştı ama iyi bir mühendisti.
İki ay kadar zaman zarfında makine üretim yapar hale geldi.
Daha sonra makinenin başına bir operatör koyduk.
Arkadaş bir iki ay kadar daha zaman zaman makinenin başına gitti ama sonra arkadaşın işi bittiğinde makine başına kim geçerse geçsin verimli bir şekilde kullanılabilir hale geldi.

Bazı prosesler özel proses olarak geçer. Bunun anlamı bu prosesten çıkacak ürünün nasıl olacağı, proses parametreleri tam olarak kontrol edilemediğinden dolayı ancak prosesten sonra belli olur.
Bu tip prosesler gelişen teknoloji ile azalıyor.
Ancak mekanik makineler bu tarzda değildir ve parametreleri mühendis kafasıyla kontrol altına alınabilir.
Önemli olan nasıl baktığınızdır.

O makineyi işler hale getiren mühendis arkadaş zaten iyi bir mühendisti.
Makine tecrübesinden sonra da daha da iyi bir mühendis oldu.
Şimdi bir yerlerde büyük bir sorumluluk altında üretim müdürü olarak çalışıyor ve çok başarılı.
Hem çalıştığım işyeri kazandı. Hem de mühendis arkadaşım.

Toplam Oy Sayısı 13

3 thoughts on “Mühendis kafasına sahip olmak, iyi bir mühendis olmak

  1. Size selam verirken dikkat etmek lazım. Güzel bir hikaye. İnce bir noktada bariz hakkınızı dile getireyim. O arkadaş başarısız olsaydı sizde başarısız olacaktınız. Bu konuda bildiğinizi uygulamakta saniye geciktirmemiş tecrübeleriniz ve yerinde iletişim ile sorun bence iki kişi tarafından çözülmüş. Bilmek bazen yetmiyor, inanmak veya tecrübe gerekiyor başlamak ve bitirmek için.

    1. Başarısız olması elbette benim de başarısız olmam anlamına gelir ancak o arkadaşın yapabileceğini biliyordum.
      Aksi takdirde ya hiç sesimi çıkartmaz ya da daha uygun birini bulurdum.

  2. Ben de yaşadığım bir olayı anlatmak isterim.
    Ankara’da bir matbaaya bir makine satmıştık. Kuruluşundan beri arada bir makine de problem oluştuğunu söylediler. İstanbul’dan kalkıp gidiyoruz. Bir gün , iki gün problem oluşmuyor. Doğru teşhisi de koyamıyoruz. Orada 3-4 yıldır çalışan operatör bir arkadaş bana problemin nasıl oluştuğunu aşama aşama anlattı. Makineyi kullanırken izlemiş ve sorunu çözmüştü. Bana da sadece takımları alıp son dokunuşları yapmak kaldı. Sonra operatör arkadaşa döndüm ve tebrik ederim “mühendisvari bir gözlemleme ve analiz yeteneğiniz var “ dedim. Arkadaş da ben zaten mühendisim deyince şok oldum.
    Endüstri mühendisliğinden mezun olmuş ama uygun iş bulamamış mecburen böyle bir işte çalışmaya razı olmuş.
    Mühendis arkadaşa diyecek bir şey yok. Onu işe alan firma sahibinin hatası var bunda. Yazık değil mi,hem bu arkadaşa hem de bu vatana?
    Firma sahibi o arkadaşı mühendis olarak çalıştırsaydı çok daha fazla verim alacağından adım gibi eminim.
    Bu konuşmadan birkaç ay sonra arkadaş işten ayrıldı. Şu an ne yapıyor bilmiyorum. Bunun gibi örnekler çok maalesef.
    Bu da ülkemizin acı tablosu.

Leave A Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir