Müdürüm var mı yeni bir şeyler.

Genel müdürlük yaptığım yerde patronun oğlu geldi (aynı zamanda satın almaya bakıyor patronun oğlu görevinin haricinde.).

“Müdürüm var mı yeni bir şeyler?” diye sordu.

Şöyle bir baktım kendisine,

Soruda alay var mı diye ama çocuk her zaman bana karşı saygılı olmuştur sağ olsun. Gerçi diğer çalışanların da hiç birinden bir saygısızlık görmedim.

Neyse, evet hafif de olsa bir istihza sezemedim. Bütün samimiyetiyle yüzüme bakıyor.

Ne gibi yeni şeyler? diye sordum.

“Müdürüm ne bileyim, geldiğinizden beri sürekli bir aksiyon alıyorsunuz, sürekli yeni bir şeyler çıkartıyorsunuz. Bu nedenle biz de artık devamlı yeni şeylere, değişikliklere alıştık. İnsan beklenti içerisine giriyor.”

Doğru söylüyor.

Aslında bir planım var yazılı olarak ve bunu işyerinde kimseye göstermedim.

Bu plan dahilinde gidiyorum ama plandaki faaliyetleri daha uzun bir zaman aralığına yaymam gerekiyordu.

Biraz hızlı ilerliyorum hazmedemiyorlar diye düşündüm.

Burada ‘Sabırsız olmak’ gibi kişisel zaafım da etkili oluyor elbette.

Yapılması gerekenleri bir an önce bitirip sonuç almak iyi olmasına iyi ama diğer taraftan da işyerinin, çalışan personelin yenilikleri sindirme, özümseme sorunu oluyor.

Her yeni yaptığınız çalışmanın şirket kültürü içerisine sirayet edip, kültürün bir parçası oluncaya kadar takibi gerekiyor.

Çok sayıda arka arkaya yenilik yaptığınızda takip konusu aksamaya başlıyor, takip aksayınca yenilik de etkisini tam olarak gösteremeden yavaş yavaş silinme yoluna doğru gidiyor.

Bu işin bir tarafı diğer tarafı da sürekli yeni bir şeyler çıkartmak çalışan personelde sürekli yeni bir şeylerin çıkmasına alışmak dolayısı ile artık sıradanlaştırmak yeteri kadar önem vermemeyi doğuruyor. Yani hipnotik etki yapıyor. İyi veya kötü bir şey sürekli ortaya çıkarsa iyiliğinden veya kötülüğünden bir şey kaybetmediği halde verilen önem git gide azalır. Artık görmez olursunuz, hipnotik etki ile anlatmak istediğim budur. Ayrıca bu “maymun iştahı” diye tabir edeceğim, “Eee arkasından ne gelecek?” beklentisine de yol açacaktır.

Sizde de mutlaka buna benzer anekdotlar vardır.

Beklerim.

Toplam Oy Sayısı 12

Leave A Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir